TİTREYECEĞİZ ELBET
Titreyeceğiz Elbet
Bakma Atam, görme hiç bizim ahvâlimizi... Ne geçmiş kaldı bizde, ne aydınlık gelecek! (*) Ne oldu böyle diye sorma hiç hâlimizi! Düştüğümüz duruma cümle âlem gülecek... Biz, geçmişi silmeye tarihinden başladık! Sanki Mina/da gibi her gün seni taşladık! Ruhuna küfredeni ayakta alkışladık... Bilmem ki yeni nesil kimi, nasıl bilecek? Dört neydiği belirsiz ilkelerine daldı... Bostan bulmuş mal gibi ne var, ne yok hep yoldu! Çizdiğin o yolların görüntüsü bir soldu... Gel tahmin et bu nesil hangi yoldan gelecek? (**) Dediler; mâzimizin suçlusu senin Atan! Duysan çok şaşırırsın ne imiş senin hatan? Geçmişini bilmeyen fikirsiz dört şarlatan... Bu akılla doğruyu bilmem nasıl bulacak? Bayramları çıkarıp hayatımızdan silip... Şühedânın kanını sureta kandan bilip... Memlekete hükmeder oldu bir yığın Filip! Sanmasınlar bu ülke yanlarına kalacak! Bir kısmı, paradaki resmine tükürüyor! Bir kısmı, meteliğin peşinden hüykürüyor! Nerden çıktı bu nesil, tüm varımı kürüyor? Gücü yetse vatanı ortasından bölecek... Elbet titreyeceğiz, fışkıracağız yerden! Allah, Allah sesleri yükselirken erlerden! Biz temizleyeceğiz ülkeyi monşerlerden! Yetmiş milyon insan var yurdu için ölecek... Antalya-2012/05 TDK-SÖZLÜK Mina: Mekkede şeytan taşlanılan yer. Neydiği belirsiz: ne olduğu belli olmayan. Şarlatan: dolandırıcı. Sureta: yalandan. Monşer: batıya özenen, batı hayranı. Filip: batılıları temsilen... Hüykürmek: kendinden geçerek haykırmak. (*) : ati, istikbâl anlamında... (**) : gelmek fiilinden... |
Yüreğim sızlıyor..Umarım titreriz uykudan uyanırız..
Saygılarımla..