Yıl 2010 aylardan mart ve İZMİR deyiz edebiyat defterinin yaş günü etkinliği için.. ismen duyduğum ama cismen bilmediğim değerli kurucumuz genç ve yakışıklı delikanlı Habip DAĞ ı da orada tanıdım..emsalleri internette çet ve sörf yapıp günlerini farklı amaçlarda değerlendirirken, onun böylesine anlamlı ve kapsamlı bir kültür faaliyetiyle sadece Türk edebiyat ve sanat dünyasına hizmette değil ,aynı zamanda bilim ve tekniğin elverdiği imkan ve araçlarıyla bizi dünyaya , dünyayı bize getirmesine saygı içinde sevinirken ,ayrıcada şaşırmadım dersem yalan olur doğrusu..aslında 2010 dan beri bu günü iple çekiyor kendimi ona göre hazırlıyordum,o müstesna ve nezih ortamdaki havayı solumak için..ancak neylersin ki devlet memuru olmamız ve elde olmayan nedenlerden dolayı bu güzide topluluğun heycan ve mutluluğuna ortak olamama gibi bir talihsizlikle karşı karşıya kaldım..bu manada şahsında başta dostlarım Tacettin YILDIRIM ve Secaattin (toynak) bey olmak üzere tüm ekibine bu şiiri ithaf ediyor başarılarının evrensel olmasını dilerken, tüm gönül dostlarına selam ve saygılar gönderiyorum...
resimdekiler; soldan sağa Kaşif Kani ERTÜRK(KNİSK) ,ortadaki Yozgat şair ve yazarlar birliği başkanı Ahmet SARGIN ve yaşından büyük işlere imza atan edebiyat defteri com un kurucusu Habip DAĞ beyefendi.

Bir gönüldaşımın tavsiyesiydi
“ Edebiyat defteri com” la tanışmam

İzmir deki yaş gününde tanıdım
Kurucusu genç ve yakışıklı Habip DAĞ ı

Otel bahçesinde kurulurken şairlerle gönül bağı
Şaşırmadım dersem yalan olur tabi

Aslında çok övgüler hak ediyor ekibi ve bu delikanlı
Ne olur kimse yanlış anlamasın bundan sonrakileri

Biz varken ben demedim hiçbir zaman
Hep haddimi bildim bahsetmedim kendimden
Nedendir bilmem amma
Edebiyat defterine kadar utandım hep şairliğimden

Sonra üye olmadan önceleri
Bir süre okudum inceledim bende herkes gibi
Baktım ki her şeyiyle harika her şeyiyle kaliteli
Kuruluşundan iki yıl sonraydı üyeliğimin tescili

Tanıyıp gördükçe sayfama yorum bırakanları
Daha bir kaynadı kanım
Sıcak kaliteli ve seçkin bir aile yuvasıydı belli

Başka yerlerdeki olup bitenleri duydukça tiksindim
İşte bu yüzden yabancılık çekmedim burasına ısındım

Yani yıl 2008 di bu aileye girdiğimde
Her biri aileden biriymiş gibi kabul ederken beni
Her biri ailemden biri oldular candan ve de samimi

Artık “ edebiyat defteri com” lu olduk
Yorum yazdık yorum aldık
Dost sayfaları doldurduk

Yani demem o ki
Yüreğimde küllenen duygular
Gönül dostlarının yorumlarıyla can buldular

Zamanla okudukça bazı kalemleri
Benim gibi şiir yazanlara
Şair demek için bin şahit lazımdı sanki

Tenzih ederek kimilerini
Düşüncem ve fikrim o dur ki şimdi
Aynaya bakar gibi insan
Bir kendi yazdıklarına
Birde şiir ustalarına bakmalı

Yani empati , sempati ,tela-pati , kurmalı
Bir yazanlara yazılanlara birde kendine bakmalı

Hazmetmeli her görüş her düşüncedeki tenkiti
Dolayısıyla insan eleştiriye de açık olmalı

Yani diyorum ki;
Adıma bile konuşacak olursam eğer
“ şairim” demek için çok fırın ekmeği yemem gerekirmiş meğer

Biraz zülfü yare dokunacak belki amma
Düşüncem odur ki , ve de hatta ;
Bir çoğumuz da bu manada haddini bilmeli
Ünlü bir düşünürün de dediği gibi;
“en çok bildiğim hiçbir şey bilmediğim..” demeli
Demeli ki;
Bilmediği her konuda ahkam kesmemeli arif insan
İnadım inat misali
Körü körüne yanlışta ısrar etmemeli
Ve dahi kullanmamalı yanlış lisan

Dolayısıyla
Utanmakta ,şeref kadar paha biçilmez bir erdem olmalı
İşporta tezgahlarına düşmemeli
Pul yerine de bedava gitmemeli

Demem o ki kısaca ;
Kimi kalemleri okuyup tanıdıkça
Şairim demek daha da zorlaştı zannımca
Doğrusunu isterseniz
Aslında öyle bir iddiamda yok haddimce
Her ne kadar sürçü lisan ettimse özür olsun
En kötü gününüz böyle düğün bayram olsun

KAŞİF KANİ ERTÜRK