7
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1310
Okunma
ceplerimde ormanların gümbürtüsü
saçlarımda giden gelmez dağları’nın uğultusu
mah’a düşmüş gamzelerinin izi
hafifim bu gün
bu ne güzel bir akşam üstü
hangi ölüm yakışır insana
yakamıza yapışmışken yakamozlar
hangi dalgada geleceği bilinir mi
ah sevdiğim
bu kadar cömertken ay hiç ölünür mü
uzaklığım kadar yakın yanında olduğum kadar uzaksın
bu kadar yıldızları nasıl alır gözlerin
ateş böceği tarlasında hasat misali
sanki yağma var yad’lara
hurçlar dolusu götürürler de şuleni
bu cana muhannet bu cana kesatsın
hava hoş benim için her yerde varıyorum sana
kaç gemi yakarlarsa yaksınlar
urganlar kafama atılır benim hep bu limanda
ne güzel bir akşam üstü
gemi mi denize batıyor deniz mi gemiyi yutuyor
tam da dilediğim gibi
resmen kayıp hudutlar cümbüşü
bir de çizgi olsa ufukta
gelmeyecekler beklenir mi
kasım
5.0
100% (12)