kılavuzu olmayan göçler..
gök boşalabilir
yer sarsılabilir şiddetinden.. bu göçler mevsimsiz bu göçler kılavuzsuz söyle nereye kadar... sureti karaya kesmiş yüreklerden fışkıran safi kan bu kaçıncı hazanı bekleyiştir yaprak sararıp solmadan ve düşmeden dalından toprağa karışır bozuk bir lisana dökülmüş hicran... geceler yarım önü akşam ardında zifiri saatleri ve işsiz bir soytarı gibi somurtarak durur sabaha kadar gökte dolunay... şu yuvarlanan yarım ağızlar yarım gözler parmakları dökük eller ve göçe kılavuzluk eden körler... ah.. bu şarkı bir su bir rüzgar bu saat demadem artan kasvet.. çınar dalında kozalak mevsimsiz mi salınıyor kapat bütün perdeleri bir serseri gecenin avuçlarından içecek senin yüreğinde biriken hüznü.. 04/04/2012 ödemiş |
tebrikler,
sevgilerimle..