SEVDA MİLİTANI
Duy sesimi yar!
En uzak dağların, En uzun zirvelerinden sesleniyorum sana. Gönlüm sevdandan kurtulup da Pusulara düştü düşeli, Bir sevda militanıyım karanlık sokaklarda… Sevdalılardan hüzün alıp, Aşk satarım bu dünyanın yalnızlarına. Geceleri rüyalarda yalın ayak dolaşır, Gündüzleri köşe bucak kaçarım bakışlarından… Duy sesimi yar! Şimdi gölgesi bile kalmadı ellerinin, Üşür dururum ben bu viran şehirde… Kime anlatsam derdi biçaremi Seni söylüyorlar, bu yaraya merhemi… Sırtımda ihanetin, Binlerce bıçak yarası, Kanamaz, kan sızmaz. Bana koymaz, ah demem.. Senden hatıradır hepsi, Nasıl kıyarım, Nasıl yok ederim anıları bilmem. Yürüyemem ardın sıra, Dağlara gelemem yar… Vuramam kendimi ihanetlere, Sen gibi ölemem ben yar… Ben ki Mecnun’um, Ben ki Ferhat’ın göz yaşlarıyım… Uğruna delik delik ettiğim dağlarla, Ben nasıl başa çıkayım… Duy sesimi yar! Bir sevda militanının, Son sözleri bunlar. Hakkım helal değil bilesin. Ah’ım ömrün boyunca yas tutsun ardından. Kırlangıçlar ağlasın yitip giden gençliğine. Bilinmesin kimliğin, Kaybolup gidesin sarp kayalar ardında… Bir an olsun çıkmayayım aklından, Vicdanının sesi çınlasın kulaklarında… Dudakların kurusun, Dilin dönmesin derdini demeye. Kuytu bir köşede son bulsun ömrün, Elinde sönük bir sigara, Koynunda gonca gülün… Ay ışığı ırzına geçerken günün, Öl yar! Nefes alarak, adım atarak. Beni duyarak öl yar! Duy sesimi yar! Bir sevda militanının, Son sözleri bunlar..!! |