Bırakıp gidersen beni kalırım bir başıma bikes,
Halime ahvalime alay edercesine
güler herkes.
Bir elim yağda bir elim balda da olsa,
Yaşamaya kalmaz gönlümde iştiyak ve heves.
Günün birinde uyandığımda bulursam yanımı boş,
Saraylarda yaşamak bile olur bana nahoş.
İstesemde
aşkın yollarında menzil murad alamam
Aşkın badesini içmeden olurum zilzurna serhoş.
Gönül sofrası serili iken sen yanımda yok isen,
Kursağım kilitlenir aranırsın fellik fellik sen.
İştahtan kesilir sararır betim benzim,
En acıklı en manidar türküleri söylemez isen.
Kasvetli
gecelerimi paylaşmaz isen benimle,
Yoklukların en alasını yaşarım varlıklı halimle.
Azrail as emanetini almaya geldiğinde,
Adın sayıklarım son nefesimde güçsüz dilimle.
Yokluğunda sana
sevdalı gözlerim olmuşsa mahmur,
Muhammedi
gül bahçelerim olur bataklık ve çamur.
Özüm özüme küser,olurum analı
babalı yetim,
Kurumaya yüz tutan
gönül bahçem bekler
yağmur.
Şirin
uykulardan ferağet eder, dilerim visalin,
İnansanda inanmasanda yoktur nazarımda emsalin.
Sevdan sürmeli gözlerimin önünden geçmez,
Dünya güzellerini kıskandıran
gül vecihli hayalin.
Varımı yoğumu satarım
aşkın pazarında bir hiç fiyatına,
Ne olur bindirme beni tımarı yapılmamış
sevda atına.
Sevda diyarında kapı kapı dilensem bile gam yemem,
Muhtaç olduğumu bilsemde
ekmeklerin en bayatına.
Pamuğumsu nazik ellerinle, ovmaz isen ağrıyan başımı,
Sevdanın bereketli sofrasına oturup yiyemem lezzetli aşını.
Beni sana kavuşturan yollarda menzil murad alamazsam,
Dikmesin senden b
aşkası mahirce yontulmuş mezar taşımı.
16/Mart/2012