BİTMEYEN GECELER
Artık sadece sabahları uyuyorum.
Bir hüzün misali, Dolanıyor gözlerin hayalimde. Sevsen diyorum, Sevsen gidermiydin? Cevabını bulamadığım belkide, Hiç aramadığım sorular düğümlüyor, zihnimi. Artık sadece sahları uyuyorum. Geceleri ne yaptığımı bilmiyorum. Belki ikimizi anlatan o son, Fotoğraf karsini izliyorum saatlerce. Belki seninle ilk buluştuğumuz, Çatısı akan, duvarları çürümüş, Yıkılmaya yüz tutmuş o virane evde Sabahlara kadar seni düşünüyorum. Yada çıkıp dolaşıyorum ıssız ve boş sokaklarda. Belki yağmur yağıyor, Ve ’Hoşçakal’ deyişinin, Serin hüznü damlıyor yüzüme. Belki de seni bekliyorum gelmeyeceğini bildiğim, Sabahçı kafelerde. Artık sadece sabahları uyuyorum. Uyku denirse tabi. Bir yada iki saatliğine gözlerimi kapatıyorum. Senin yanından hiç ayırmadığın oyuncak, Bebeğe sarılıyorum. Belki de seni görmek istemediğimdendir. Rüyalardan hep kaçıyorum. Beraber geçirdiğimiz mutlu günler geliyor, fikrime. Galiba ben seni hala çok seviyorum. Sonra öpüyorum seni. Ve tam orada, beni bıraktığın yerde, Sıçrayarak uyanıyorum. Artık sadece sabahları uyuyorum. Kahvaltı yapasım da gelmiyor. Bir dilim ekmek, birkaç zeytinle geçiştiriyorum. Ziyafet çekmemi bekleme, Ben hala senin yaptığın o yanmış omletleri özlüyorum. Artık sadece sabahları uyuyorum. Sonra gece oluyor, istemesemde. Bir şişe içki alıp herzaman ki yerimize gidiyorum. Sigaramı yakıp hayal kurmaya başlıyorum. Hafiften sarhoşluk bastırınca, Sana yazdığım şiirleri okuyorum. Sonra bir sigara, bi tane daha, bir tane daha. Artık sadece sabahları uyuyorum. Çünkü gece olduğu zaman, Ben hep ölüyorum. * EMRE DANABAŞ |