22
Yorum
34
Beğeni
5,0
Puan
4215
Okunma

kıracak kendini bir gün, aramızı sürgün eden kalem
acıya da inanırım elbet taşa yasladım ömrümü
bir ölü dirilecek sesinden, ibret-i alem
saat: yelkovan batımı…
gölgemi kapı arkasına asıp
döndüm çerçevesine fotoğrafın
mahzene koşuyor içimde bir üzüm
bir halk nasıl terk ederse şarkısını
ölüm başladı günün solduğu yerden
dört duvar cenaze kimse yanımda saf tutmuyor
küstüğüm masallar geldi aklıma
söndürdüm geceyi
üfleyerek bir sokak lambasını
saat: tek kişilik kadran…
ocakta unuttum eylülü
ve hiçbir yangından kurtaramadım yalnızlığı
küllerinden doğmayı da bilirim
kendime uyandığım aşktan beri
ocaktan aldım eylülü
ölü doğan küllerim gibi
saat: akrebin göçü…
şarap yandı sigaranın söndüğü yerden
bir avuç toprak oldum yeryüzü köpüğüne
“oğlum” dedi
katlayıp bir hayatı koydum cebime
ferhad gülsün
seslendiren : olgun onur
Not: Ne zaman düşlerimin perdesini aralasam, izlerinizi görüyorum pencerenin buğusunda. Uçsuz bucaksız bir dizenin kalbiyle teşekkür ediyorum hepinize… Şiire ses veren, şiiri güne düşüren ve yorumunu katan herkese… Sevgim olsun, kapıma bıraktığınız her söze düğümlediğim...
5.0
100% (31)