3
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
2143
Okunma

Kendimle başbaşayken
Yapayalnız kaldığım gecelerin
Sabah kuşatmalarında
Benliğimi arar dururum...
Gözlerimin suskun marazını
Bir dikmede içerken gurbet
Özgürlüğü, tutsak ülkemde bulurum...
Ülkemi iyi bilirim Ülkem de beni
Kimse bizi bizden iyi bilemez
Kıymetini gurbetteyken anlarım
Uzak ufuklarda buram buram
Hasrettir Akdeniz’in kokusu
İçimi sızlatır zamanın uğultusu
Suskun dereler gibi sızar ömrüme keder
Usulca kayar gözlerim çürük çarık yollarına
Gidişimi umursamamıştır belki ama
Yolumu gözler ülkem bilirim…
Ay ışığının iz düşümünde
Yıldız adağı düşlerde bıraktım ülkemi
Önüme gelene anlattım kuzeyini güneyini
Avucumun içi gibi bilirim
Dört bir tarafını, tel örgülü yollarını
İnsanlarını tanırım
Nelerini bilirim de söyleyemem
Utanırım...
İçimde çözülmez kördüğüm budaklanır
Başımı alıp gittiğim yerden
Gözüm kapalı gördüğüm ülkem puslanır
Yüreğimin düş kırıklarında
Yüzümü toprağına sürdüğüm
Yitik hatıramdaki harabem
Avuçlarımın arasından akıp giden ülkem var
Bulut olup yağacağım bir gün azar azar
Hiçbir dikenli tel ayıramayacak yağmurumu…
İsmail BOYRAZ
5.0
100% (2)