kadın sonsuz gecekadın ağlıyor içine şeytansı bir erkek kaçmış evrim geçiriyor dışa bakan teni çatlakları kanıyor kırmızı tuzlu tadı bazen yürümek istiyor bazen de durağan anı sızıyor hücresel zarına üşüyor kadın ne yatağın sıcak avlusu yetiyor ne de yastığın yumuşak kıvrımı baldırına donucu pus emir verdi bir kere baştan kesildi bileti dönüş yönü tıkalı kadın sancılı kasıkları bıçağın keskin ucuna dikişli sanki durmak yok yalnızlık tekil bir düşman biliyorum ödeşesin geliyor düşündüğün an her gün ümit her gece çapkın donjuan lakin sebebi olmayan bir his tutuyor bileğini o da güven belki de kadın suskun onca lisan boşa hece hece bölünüyor dünya gözünde kişilik fakirliği seçti zengin hazlar mapusta yalnız suç idam değil müebbet doğurdu tek batımda kadın antonyus güçlü asası saçlarına karışmış çözme erkek dişlenirsin şah damarından kimi zaman kadın kara dul önce sevişir bakar tadına kıvrınırsın zevkten malasef bazen sonu ölümdür seksin kadın aykırı yaşamın perdesi yarı açık zaferler saf gerdana asılırken bile kendine has tavrı dünya bir sahne ise sunuş çıplak... lamour |
o istedi siz de yazdınız; o istesin siz yine yazınız.