Hatırlarmısın?hatırlarmısın Manav Alinin kavun karpuz elma ve dahası birde pireli kedisi meşhurdu sarıyerli hamdiden aldığı dükkanında Dahasıda vardı buranın bir kız vardı gamze yanaklı iki sokak ötede memur salih efendinin bizim mahallede oynardı o zaman kırık kapılı dilaver apartımanında beş katlı binaların arasında Güneşi görmezdi bizim sokak dediysem sabahları tek öğle ile ikindi arasında inerdi merdivenlerden sarı saçlı mavi gözlü gamze yanaklı memur salih efendinin onaltısın da o zaman biricik kızı münevver ben daha yanıbaşımda dolmuş durağında konuşurken ikimiz dilim tutulurdu hep sadece bakardım ona sarıyer bir iki deyip binmeden dolmuşa uzatırdı elinden iki lira yetmiş kuruşu muavine Belli ki yıllar sonra dönünce oniki yıl sonra tam bir zamanlar yaşadığı sarıyerde ki mahallesine münevver yüzünde gamzeden ben birde gözlerinden denize sarılıp uyur gibi hatırladığım haliyle hatırladım münevveri Ben o zamanlar dedim ya bizim mahallenin manavı vardı birde pireli kedisi hani sarıyerli hamdinin eski dükkanında çalışmaya ve sonrasında çok para kazanıp manav aliyle ortak oldum aliyi vurdular geceleyin mesele kan davasıymış üç çocuk bir eksik kaldılar ortada gömdüler zincirlikuyuda aile kabristanlığına gençti rahmetli iyi adamdı kırk bilemedin kırkbeşinde henüz Neyse bizim Münevver gazeteci olmuş araştıracak haber yapmaya manav aliyi çalınca mahalleden eskiden tanıdığı konuyu komşuyu bana geldiler Tanıdım dedim ya oracıkta onu daha bi güzelleşmiş yirmisekisizinde münevver Beni hatırlamadı bile oysa onaltısında daha yüreğimdeyken hep aradan oniki yıl sonra nereden hatırlasın saçım sakalım tabii neyse ki bizim pireli kedinin yavrusunun yavruları oldu da oradan hatırlayıp... Bir hal hatır sordum o da pireli kediyi sordu manav aliyi sordu mahalleyi sordu evler yıkılmıştı zaten güneşte görüyordu artık çocuk parkına çevrilmişti sokağın oniki yıl önce ki yeri Sadece bakabildim münevvere kedileri sevdi elinde kalemi ve bir defter yazdı yazdı ve gitti taksiyle hemde Berhami... |