ve ay bende saklı...Belki bahtiyarsın bu gece yıkanmış gök yıldızlar yeşermiş taze çiçeklerin mis kokusunu çekerken sen ağlamaya gitmiştir belki de mavisinde göğün ay yıldızlara emanet koca bir demetle yalnızlığın peşinden Neden geceden söz eder durur ki bunlar oysa sen bahtiyarsın bu gece yıldızla bezenmişti hani gök oysa ağlayan bulutlarda var fişlerini çekmeye gittiler gözlerin görmedim görmedim deme hiç anlamazsın Gündüzün nedir ki ağlamak sokak ortasında zekat mı dağıtsalardı isim isim yazdırmalı betonlara belki de benim okulum camim bahçem Belli ki bunlar ağır adamlar gözünde karacamlı gözlükleri gece gezerler yalınayak ağlamak işte bu olsa gerek gece karanlığında yalın yürek Sevmekte böyle değilmiydi canım bir söz ve gözden uzanan aydınlık söz dediysek fırtınalarda denizin göbeğinde ölümü kaşımaktı aşkımız şimdi mevsimlerden oniki çekirdeğin hikayeleri sallanıyor mum ışığında uzaklara bir sandal yolculuğunda insanlıktan uzaklaşmış olmalıyım bir ben varım bir demet yıldız ve çocukca ağlayan birkaç bulut belli ki üç beş yaşında biberonu düşmüş denizlere Uzaklara yolculuktayım kimse gelmedi yalnızlığıma ağlamayı çok özledim şimdi uzaklarda bir yerde kimsesizlerin bile görmediği deniz ötesi bir yolculuktayım ağlayarak bir bulut gibi ama bir demet yıldızla sen bahtiyarsın bu gece izlediğin yıldızlara sinmiştir gözüm kokladığın bir avuç düşlerin olmasın bahardan kalan ama bir demet yıldızla ve ay bende saklı... Ümit Berhami... |