Yolcu
Görüyorum ki, bir an önce varmak istiyorsun oraya. Gerginsin
kıpır kıpırsın, soluk soluğasın, yay gibisin ey yolcu coşkunluğun ne güzel, öfken ne güzel Sana selam, sana saygı ey yolcu Fakat düşündün mü yolunun uzunluğunu ? Neler var yolunun üstünde, düşündün mü? Koşar-adım aşabilecek misin şu dağı, geçebilecek misin bu hızla şu beli, tırmanabilecek misin bu solukla şu sırtı ? Ovada dikenler yollara uçmuştur, kuru dereleri seller basmıştır, kar yağmıştır belki o tepelere ? Böyle, uçar gibi geçip gidebilecek misin oralardan, hemen varabilecek misin oraya ? Belki sırtlanlar üşüşmüştür leşlere, kuzgunlar tutmuştur belki yolları. Belki silinmiştir ayak izleri yolcuların. Bütün bunları düşündün mu ey yolcu ? çünkü sen, ne ilk yolcususun bu yolun, ne de son. Derim ki sana : Nehirler boyu git Nerelerde ve niçin durgundur nehirler, nerelerde ve niçin hırçındır nehirler, nerelerde ve niçin mendereslidir, nerelerde ve niçin çağlayanlı ve de çavlanlıdır nehirler, gözlerinle gör, duy kulaklarınla Gör ve duy ki, nasıl varır nehirler denizlere Derim ki sana : Denize varmaktır amacı nehrin, denize varmak, ey yolcu Büyükse dağ, aşamıyorsa üstünden nehir, dolanır çevresini dağın. Büyükse kaya, söküp atamıyorsa nehir, birikip birikip taşar üstünden, dolanır yanını yöresini. Yokuşsa yolu, koşamıyorsa menderesler çizer nehir. uçurum çıkarsa önüne, kapıp bırakır kendini nehir, açar kanatlarını; varır varacağı yere, oraya denize Derim ki sana : Nehirler boyu git ve gör nehirlerin nasıl yol aldıklarını sen de bir nehirsin ey yolcu Senin de varmak istediğin bir yer var Gerçekten varmak istiyorsan oraya, nehirlere iyi bak Engeller nasıl aşılır, öğren nehirlerden Yarı yolda yokolup gitmek değildir amaç, nehirler gibi akıp, nehirler gibi ulaşmaktır oraya Varmaktır oraya, ey yolcu Derim ki sana : iyi oku yolunu, avucunun içi gibi bil Dizlerini, ciğerlerini, yüreğini sıkı tut, iyi dengele Ovada koşar gibi vurma kendini dik yokuşlara uçuruma atlar gibi bindirme kayalara "daha koş, daha koş" diye alkış tutanlara kanıp da, kesilip kalma yarı yolda Dipdiri varmalısın oraya Hız koşusu değil bu, ey yolcu, engelli koşudur bu Engelleri aşa aşa, gücünü koruya koruya varmalısın oraya çünkü oraya varmaktır amacın, koşmak değil Boşuna sevmedim nehirleri Aktıkça büyümesi boşuna değil nehirlerin Akan büyür, ey yolcu "erişir menzil-i maksuduna aheste giden" demiyorum ben sana, "tiz reftar olanın payine damen dolaşır " demiyorum. Böyle demiyor çünkü nehirler. Duracaksın, dolacaksın, atlıyacaksın, aşacaksın, koşacaksın ve varacaksın oraya, diyor nehirler. öyle diyorum ben de Beni dinle, beni anla ey yolcu adım adım kulaç kulaç ilerliyor nehir yoklayıp araştırarak tartıp dengeliyerek adım adım pençe pençe ilerliyor nehir birdenbire koçbaşı birdenbire ipek bir çarşaf ve balıklar kurbağalar yosunlar köprüler ve yoksul değirmenleri bozkırın birdenbire bir uğultu birdenbire bir kıyamet bindirip çekilerek çekilip toparlanarak varıyor cüceleşip devleşerek varıyor nehirlerce kahkalarla şarkılar söylemeliyim nehirler gibi uzun nehirler gibi kollu nehirler gibi hırçın ve yumuşak ve nehirler gibi dur durak bilmeyen şarkılar söylemeliyim gitmek nehirlerle yanyana gitmek nehirler gibi zor nehirler gibi çetin nehirler gibi umutlu gitmek nehirlerden de öteye oraya taaa oraya o büyük kurtuluşa yüreğim yaralı kuşum topla ve aç kanatlarını |