Bakma Turaç
Bakma turaç bakma bana el gibi
Sen bu Çukurova’nın öz kuşu değil misin Ben bu Çukurova’nın öz oğlu değil miyim Bakma turaç bakma bana el gibi Sivas’lardan inmedim mi kar sularıyla Ekmek deyip sarmadım mı göçümü turaç Bir tencere can aşını bölüşmedim mi Bakma turaç bakma bana el gibi Tunceli’den, Kırşehir’den, Van’dan Bitlis’ten Sürekavı yemişçene gelen kim ola Açılmışsa Çukurova yediverengül gibi Bakma turaç bakma bana el gibi Bu seleği ben vurmadım bu gelinlere Bu kızları ben yakmadım böyle ateşe Sevdaları kara gece kirpikleri güneşli Bakma turaç bakma bana el gibi Dağlara, dağlara, dağlara doğru Çalı çırpı sıla gurbet dağlara doğru Sarı sıcak ak cibinlik dağlara doğru Ordu, ordu çekip gider ayçiçekleri Bakma turaç bakma bana el gibi Üç etekli ak puşulu türkü bakışlı Kadınlar yürüyor dağlara doğru Gülkurusu leylak moru dağlara doğru Özlemler, acılar dağlara doğru Sivaslı mı Urfalı mı bilemem gayrı Kadınlar, kadınlar dağlara doğru Bilemezler avcının kim olduğunu Sezmişler tüfeğin doğrultusunu Kadınlar, kadınlar dağlara doğru Acılarlı, umutlarlı bütün bir anadolu Bu sıtmalı gecelere bu beşikleri Bakma turaç bakma bana el gibi Ben çalmadım bu davulu karaca duran çaldı Pir Sultan’ı benden aldı kekliği Silifke’den Boyasını yaman kardı dadal’dan Telini de yama gerdi Karacaoğlan’dan Vurdu mavi, vurdu yıldız, vurdu dağbaşı Vurdu susuz kuyularda kılkeçi Turnayı benden aldı gelinciği Erzincan’dan Vurdu ekmek, vurdu gurbet, vurdu göç Ben de senin gibi yalnızım turaç Ben de senin gibi düşman içinde De ki bir Karacaoğlan, de ki bayburtlu zihni Bakma turaç bakma bana el gibi |