BELKİ
Kafanda biterse bir şey, tamamen bitmiştir zaten.
Hiç uğraşma, sonrasında da sızlanma. Yeterince istememektir onun adı. Bitmek, geriye kalmamak değil miydi zaten? Bazen zaman geçer ve belki’ler sıralarız. Aslında düşününce "ne hakla" deyiveriyor insan. Ne hakla, çünkü yeterince istememiştik ki. Ama o belki’leri başka cümlelerde kullanabiliriz. Ki zaten belki’li anlamlar yüklemek değildir isteğimiz. Kendimize ya da karşımızdakine naziklik gösterisinde bulunur gibi "belki de" deriz. Söylememiş gibi söyleriz yani. Belki’ler fazladır o cümlelere. Duygu bozukluğuna yol açar, yaralar. İhtimali olan cümlelere, isimlere sokulur ’belki’. Ama belli ki, biz ’belkili’ cümleler bile kuramayız seninle. Ama bir gün kurarsın BELKİ bir yerlerde, birileriyle. Belki... Cemile SÖNMEZ |
Emegınıze saglık, yenı kelımelerde bulusmak dılegıyle