yolun yarısı
gerçeği örter sandığım
siyah yorganın altında yalandan da olsa soluk verip almakta olan kayıp şehri bulmuştum soğuk duranda geceyi iki yanımdan kayan parlak camlı evleri ve tesadüf gibi sevmeleri bir daha bulmuştum yolun yarısında ve aklıma gelen tenha uzaklarda takıntılarım kaldığı dini bayramlardan kalma makarna poşetlerinde saklı hatırı sayılı şekerlerin içinde bir bakmayla göze çarpan lokumlar gibi apartman kenarına sıkışmış müstakil yıkıntılarım olduğu doğrudur devamına adımı yazdığım kesik cümlelerimin başına şans oyunlarından kalma cesaretle seni seviyorum demenin provalarını yapıyordum sen gibi anla diye beni nasıl sevebileceğimi adı merhuma çıkan dedemin dublör kullanmadan sevdiği kızların torunlarına mektuplar yazdım hiç cevap gelmedi hiç te aldırmadım nasılsa yolun yarısındaydım sen bile yarısındaydın bana kanat çırpınışlarında havada kuşların bu son trenden sonra yalnızlık bir beden büyük gelmeye sukuta meyilli kalbim yük gelmeye nihyet başlamıştı içimde ufaktan isyan belitrileri mesaiye kalmış tüm avuntularımı köşe başlarını tutan azraile vermeden soyha canımı ve bitirmeden tükenmez yolumu şimdiden üzerine çizgi çekerek adımın teslim ederek vatandaşlık belgemi ve son kez öperek resminde seni gidişimi yazan kalemimle imzalar allaha emanet ederek emanetim sevgimi gitmeye has niyetlerim var yolun yarısında |