ölümüne ...
çöktü gündüz düşlerine şehvetin vurgun yemiş aymazlığı
sinsi bir sırıtış yerleşti yüzüne yaşanmamış saatlerin kaybolan baharlara el açtı hafifmeşrep gecelerin ikiyüzlülüğü hayata çelme takıp mastürbasyona yattı şeytan kirli koyunlara çeşni artık yalanı yalnızlığın bir çığırtkana verdiler listeyi en başta benim adım utanmadım…utanmam hepsini ben yaşadım sevdiysem sevdim içime düştüğünce yarın şimdi göğsümü çıksın kafesinden yüreğim görün bütün izleri nasıl sevmiş ve sonra nasıl bırakılmışım bir başıma bundandır işte şaraba vuruşum gecenin işvesini baştan çıkaran kızıl cilvesini lakin hiç dokunmadan yatışım yanında bilmezsiniz hiçbiriniz "bırak beni" dediysem de defalarca bırakmadı öyle deli ağladı ki koynumda dayanamayıp sarıldım sımsıkı kattım nefesimi nefesine aşk oldum sabun kokulu beyaz atlaslarda siliverince öfkeyle siyahı renklerin içinden kaybettim karanlığı ve gönlümce boyadım dünyayı çalakalem bir peri oldun maviler içinde o an kırıldı kadehler peş peşe kuruldu düğün dernek şenlendi köy meydanı vurdu davullar halaya durduk tüm sevenler içtik türküleri dilimizde yüreğimiz "sevda olmasaydı da/gönüle dolmasaydı dünya neye yarardı da/seveni olmasaydı" ey be hayat! sevdim ölümüne hem de öyle bir ölüm ki sevgilinin elinde bir başka güzel ve çığlık çığlığa haykıran sevgi yüreğime hükmeder utanmadım asla da utanmam ne sevmekten ne de sevişmekten ...aşkla ! atilla güler |
hersey vardi siirin icinde
her bittiginde olumune
Kutluyorum
.......