Aşkın buram buram olunca serde,
Zehrini balıma katsam diyorum.
Belki deva olur,bendeki derde,
Seni sabah,akşam yutsam diyorum...

Nerden gelip kondum bu saltanata,
Dicle kavuşur mu,bir gün Fırat’a?
Aşkımın kumarı olan hayata,
Helalinden bir zar atsam diyorum...

Bülbül öter,gül dalında ballanır,
Aşık maşukuna böyle davranır,
Azcık dudak büksen dünyam sallanır,
Onunçün dalında ötsem diyorum...

Poyraz olup sana essem bu seher,
Kalmasın içimde ne gam,ne keder,
Dağların koynunda,ay’la beraber,
Güneşin olarak batsam diyorum...

Meçhule yürürken ardıma bakıp,
Beni talan eden gururu yıkıp,
Hayatın yüküyle pazara çıkıp,
Alanlar olursa satsam diyorum...

Nereden tutuldum,aşk denen renge,
Gönül terazimiz tutmadı denge,
Bu kadar darbeyi aldığım ringe,
Pes edip havlumu atsam diyorum...

Ne anlatsam,nerden girsem olmuyor,
Keşke hayalini görsem,olmuyor,
Sararmış güllerim versem,olmuyor,
Yorulmuşum artık yatsam diyorum...

DUMANOĞLU