Boş yere tükettik genç ömrümüzü
Gidelim gardaş sılamıza doğru
Şiir Türkülerle avuttuk gönlümüzü
Gel gidelim Anadoluya doğru

Ne güzeldir hele gardaş demeleri
Acıktıkça yere sofra sermeleri
Dut gölgesinde çay demlemeleri
Özledim gidelim Malatyaya doğru

Kahve cezvede kayısı islimde
Kınalı keklik ötüşür kafesinde
Seherde uyanalım Ezan sesinde
Gidelim gardaş Pötürgeye doğru

Mutluluk orada gerçek sevgi orada
Doğanın doğal kokusu rengi orada
Biz hala hasret çekiyoruz burada
Gidelim gardaş Cihanbeye doğru

Ne trafik derdi ne fabrika dumanı
Gelmiş değirmenci ile köyün çobanı
Muhtarın evinde muhabbet zamanı
Gidelim gardaş Tepehana doğru

Üç günlük dünya geçimi yüzünden
Koptuk gelenek göreneklerimizden
Yad olduk Ana Babamızın gözünden
Gidelim gardaş Nohutluya doğru

Hacı Timurtaş