Bırakın bu entel hikayeleri
Bırakın bu entel hikayeleri!
Saçmalıktan ibarettir mantık evliliği... Sevmek şart değilmiş,saygı daha önemliymiş Susun, Susturun şu gevelemeleri ! Kaçınız sevmediğiniz birine saygı duydunuz ki ! Elbette saygı oluşturur sevda binasının temelini, Peki ya sevgi? Siz hiç çatısız bir evde oturdunuz mu ki ! Ben oturdum... Oturup kaldım, Kalkamadım... İlkin karlar yağdı üzerime. Üşüdüm. Ardından Güneş’i gördüm tavan boşluğundan, Gördüm de,nasıl gördüm; Bulutların arasından... Bir çocuğun oyuncağı gibi; Çatısız sevda,oyuncağımı rüzgarıyla çekip aldı kollarımdan... Kesin dedim, kesin! Kaçınız tuttu sevilmeden yar ellerini! Tutmuşsunuzdur siz şimdi, Bilin ki, Tuttuğunuz onun elleri değildi... Ben tuttum... Çok seviyordum. O,sevmiyordu. Sözüm ona saygı duyuyordu... Üç gün sürdü saygısı, Üç gün sonra,sevgisizlikten öldü içindeki saygı tanrıçası... Evet çok sevdim, Ben belki hayatımda kimseyi böyle sevmedim. Ama ben,ne onun,ne hayatın, Ben,kimsenin kuklası değilim ! Yalnızca insan gibi, Yalnızca tüm benliğimle sevdim. Ben kimseye ana avrat sövmedim ! Şimdi dibi görmek üzereyim Varsın siz şimdi bana bencil deyin. Çünkü görmez kimse, İçmedim,içirdim. Ben gönül suyumdan O’na bir damla su esirgemedim. Bir damlacık kaldı gönül sularımda Onu da ben içeceğim! İnadına yaşayacak, Bir yudum suyla hüküm süreceğim ! Selim Akgün |