)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(((-286-)(-)(-)(
*********************************************************************
**************************** Etmedi mi (Neyine Güvenem) **************************** Neyine güvenem yalan dünyanın Kerem’i yandırıp kül etmedi mi On bir ay bülbülü ettirdi feryat Gül için bülbülü lal etmedi mi Bülbül aşık idi gonca güllere Arzusun söylerdi esen yellere Mecnun Leyla için düştü çöllere Ferhat’a dağları yol etmedi mi Çobanoğlu yaram döndü çıbana Kurduğum bağlarım oldu virane Kardeşi Yusuf’u attı zindana Kaderi Mısır’da kul etmedi mi ******************** Murat Çobanoğlu ******************** 1940-2005. Kars’ta doğdu. İlkokulu Kars’ta okudu. İlk bağlama derslerini Çıldırlı Şenlik’in çırağı olan babası, yörenin usta aşıklarından Gülistan Çobanlar’dan aldı. 14 yaşlarında türkü söylemeye başladı. 1966 yılından başlayarak sürekli olarak Konya Aşıklar Bayramına katıldı. Birçok kez çeşitli dallarda birincilikler aldı. Aşıklık geleneğinin bir parçası olan türkülü hikayeler anlatma konusunda da başarılı örnekler veren Çobanoğlu, kendi türkülerinin yanısıra usta malı türküleri de genç kuşaklara aktardı. Türkiye’nin her yerinde bilinen, tanınan Çobanoğlu yıllarca radyo programları yaptı. Halk edebiyatı ve aşıklık geleneği üzerine çeşitli seminerler verdi. Şiirleri çeşitli dergilerde yayımlandı. Türkiye dışında, Avrupa’dan İran’a dek birçok ülkede konserler verdi, yarışmalara katıldı. Azeri aşıklardan Elesker ve Gaşem’le karşılaştı. 1971 yılında Kars’ta açtığı, özellikle usta-çırak ilişkinden her alanda aşıklık geleneğinin sürdürülmesinde katkısı anlamında bir okul niteliğinde olan Çobanoğlu Halk Ozanları Kahvesi yörenin aşıklar merkezine dönüştü. Onlarca plak ve bir o kadar da kaset dolduran Çobanoğlu’nun 2 tane de altın plağı bulunmaktadır. Çobanoğlu’na ilişkin Ali Kafkasyalı’nın hazırladığı »Aşık Murat Çobanoğlu, Hayatı-Sanatı-Eserleri« (1998) adlı bir kitap bulunmaktadır. Ankara’da öldü, Kars’ta toprağa verildi. KAYNAK:© BeKa Sitesi ********************************************************************** ..................................................................... )(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(((-286-)(-)(-)( Sende göçüp gittin ey Çobanoğlu Sena da bu toprak gel etmedi mi Sevenlerin gelip mezar başına Kuruyan otları gül etmedi mi Demek ki burası geçici durak Bu yüzden kin ile nefreti bırak Yüce Peygamberin bindiği burak Yedi kat gökleri yol etmedi mi Bazan deli ırmak oldun çağladın Yürek yaralandı kara bağladın Zaman geldi gizli gizli ağladın Gözünde yaşları sel etmedi mi Kader ağlarını ördü hal harap Hayır,şer mutlaka sendendir yarap Yeri geldi ayaklara bir turap Kuru bir hasırla çul etmedi mi Hüzün rüzgarları esti dağıttı Çile bizi yaşamaktan soğuttu Zaman denen zalım çabuk öğüttü Geçmez bakır para pul etmedi mi Ben de anlamadım dünlere n’oldu Sevdi bir güzeli saçını yoldu Tutunduğu her şey elinde kaldı Sonunda bir kırık dal etmedi mi Lüzumsuz gün gelir sende gidersin Yaptıysan kötülük bedel ödersin Yolun sonu görünüyor ne dersin Sende yaraları dil etmedi mi Sadık Dağdeviren Aşık Lüzumsuz |
buğusuz camlara mı bakmalı!
sağlıcakla