Yak Sevinin IşıklarınıSalaş bir düşünüş geziniyor yorgun usumda Anılarımın suskunluğundan coşkular dökülüyor Ölüme çeyrek var, yüreğimde hazin bir Fatiha Kurumuş ovalarımda cirit atıyor mağrur karıncalar Sana düşler ektim, büyümedi bu aşkın denizinde Her düş gözyaşıyla büyürmüş, düşünemedim! Günlerden Pazar, gönlümün kalibresinde unutuluş Umutlar kaynatıyorum aşkın eskimiş cezvesinde Üşümüş gölgesinin siperinde ağlıyor bir adam Sonbahar hazin bir renk kuşağı çiziyor bulutlara Dikiş tutmaz sevilerin ceplerinde yoksulluk Her susuşumuzdan mutluluk damlamıyor anla Yokluğunun karanlığında seni arıyorum nicedir Sesinin cennetine yürüyorum, yak sevinin ışıklarını! Acının darağacında soysuz sallanışlarda gözlerim Ebedi bir sır değil aşk, silinmiş dünler takvimlerden Her cümle derinimde henüz kaldırılmamış enkaz Nefesimin yanık şehirlerinde mutsuz çocuklar Senli duruşmaların mecburi celselerindeyim yar Ya bu aşkı sil kütüğünden, ya da beni sana yaz! Selahattin Yetgin |