Ağlat bakalım!Olsun razıyım ben Sinemi bir an bırakmaz firkatindir kıdem Dem, idrakin ve irfanın feyzinden südur eder ey adem Kime nasip olacak bilinmez ey suskun zadem İnsan sırrın şiarı Vasfın intikali, azmin cenahıdır bilesin İrade en ulvi payendir akledesin, muhakeme edesin Sırat ne sırlı keder ve ne de bilinmeyen bir yer, ne dersin İnşirah kalbinin Firkat ruhun terennüm eylediği farktır Tefekkür etmek,ancak fikir ve izanla dem bulacaktır Şayet idrakin gamın sadrındaysa, zan halini yoracaktır Eza eden kimdir Nefsinin emrinde olan bir avaredir Kölesi olmak için mi halk edilen can-ı muhabbettir Akıl ve ruh ancak vicdanın vuzuhunda olursa, hakikattir Durma serdet derdini Seni senden alan sırra kadem kederini Nefsinden ilzam olan gerekçelerini, zülmet halini Susmak, bahtın sahibinde sabırla yol almak düşüyor bize Hakkı gasp etmek Hüküm sahibi olarak sadece nefsini görmek Hak ve hukuk adına insanlara zülmetmek tuğyandır biline Lahzanın evvelinden, zahirin deruniliğinden aşk kime nasipse Mizanı kalbinde yaşa Ruhun şiarından zuhur ettiğini yakinen anla Ölüm ne gamdır, ne bilinmeyen bir fermandır sakın unutma Senden habersiz mi yazılıyor kitap baksana, melaikeler yanında Söylet bakalım ahımı Yıllara sari sukun bırakan haşyet şadını Anılmaya hasret feryadın insicamını, akan yaşın figanını Sevene zülm edilmez, asla hakir görülmez, gönül dili zan edilemez Niçin güldürmezsin Mütemadiyen ruhuma hüzün zerkedersin Dinmeyen önyargılarınla hükmedip hicrana sevk edersin Sahip kimdir hiç bilmezsin,umutları telef etmek için mi görevlisin Aşk,ruhun feyzidir Kalbin vecdinden südur eden sevginin halidir Feda olduğun nispette ecirdir, çilenin farekında ki fevktir İradeden vazgeçiren bir esindir, hakkın rızasına ram eden serdir Mustafa CİLASUN |