* Ellerimi Sıktı, Bir Üsküdar'lı *
* Ellerimi Sıktı, Bir Üsküdar’lı *
Meyhaneler sabahçı, bir garsonun gizli yüzünde bir türkü soylemeden geçmem, Galata köprüsünden firari gezintilerle adımlıyorum, Emin önünü. tırmanırken, yüksek kaldırımın merdivenlerini bir mihenk taşı gibi kapılar önünde oturan, hayat kadınları bir çağın, eskiyen şarkısıdır İstanbul güftesi Münir Nurettinden, icrasi Alaattin Yavaşça’dan. Adalar kokulu yüzünde rüzgârın çocukluğmu dinlendiriyorum, yine Sirkeci’den kalktı bir vapur ellerimi sıktı, bir Üsküdar’lı meğer ne çok severmiş o eller çiçek pasajında kadeh kaldırmayı. Yalnızım bu şehirde, Yedi Tepeli İstanbul’un anılar geçiyor gözlerimden sessizce bir vefasızın güzelliğidir tenimde gizlediğim dökmedim sırlarımı, bir bozlağın hatırına istediğin gibi oldu; kör kuyularda kaldı gövdem oysa hiç zamanı değildi, bu dem yaraları kanatmanın. Bir gemi yelken açtı, Kanlıca kıyılarında pencerede sarkan bir avşar güzeli dudaklarında İstanbul’da Boğaz içinde bir fakir Orhan Veli’yim şarkısı bakşlarında Rumeli hisarı ne bende itidal, ne onda bir pişmanlık hali hangi yanıma dönsem, bulutsu gözlerine takılırım boğaz vapuru gibi çekildin kıyılarımdan bir Çamlıca kadar özledim seni yokluğuna sarıldım, acılarım bayram ediyor uzaklardan bir yolculuk başlıyor, yine senden habersiz, İstanbul. Nuri Dağdelen Özdere-İzmir 8/11/2011 Saat.15.42 |
güftesi Münir Nurettinden,
icrasi Alaattin Yavaşça’dan"
Yedi tepeli İstanbul'u gizemleriyle, sırlarıyla,aşklarıyla dolaştırdı bu güzel şiiriniz.
Ne mutlu bize böyle bir güzelliğe ve ilham kaynağına sahibiz.
Zevkle,hayranlıkla paylaştım.
Kutluyor,saygı ve sevgilerimi yolluyorum.