MEHMEDİM
Bir sevda der, ücra köşeleri gezersin,
Toprağın her karışına anlam katarsın, Sıcak soğuk, her an ulvi görev yaparsın, Tüm zirvelerde, bayrak misali coşarsın, Kalbin hep vatan için atıyor Mehmedim… Durmaz, göz tetikte ufuklara bakıyor, Yüzler sararsa, kalp ateş gibi yakıyor, Vatan sağ olsun der, bir kefene sarılır, Vatan, büyük sevdayla tüter gönüllerde Her an, şehit olma yarışında Mehmedim… Gözün pektir, hayatını hiçe sayarsın, Cesaretinle düşmana karşı koyarsın, Seni düşmanın hileleri yıldıramaz, Kurşun, mayınmış kimse seni durduramaz, Göğsün imanla dolu, kahraman Mehmedim… İhanetle, hainlerden kalleş bir kurşun, Bir damla kan, yüreklere acı düşüyor. Tabut al bayrakla süslü, elbisen kefen, Yiğit fidanlar için güller ağlaşıyor, Vatanda hüzün, millet üşüyor Mehmedim… Korkusuz aslanlar, şehit olmuş yatıyor, Heyhat, güneş doğmadan nasıl da batıyor, Onlar ki, sevgilinin bağrında geziyor, Gökte melekler, yerde ise yüce millet, Sana tebessümle, gıpta ile bakıyor… Ana yüreği, evlat acısıyla yanmış, Kızların gelinliği, bayrakla allanmış, Şanlı al bayrak hep seninle dalgalanır Her karış toprak, şenin kanınla sulanmış… Düşman durmaz haince davranır Mehmedim… Mehmet’in meşalesi zafer için yanar, Bu vatan asla bölünmez, hainler duysun! Sana uzanan eller kökünden kurusun… Hür yaşar Mehmetler, bir ölür, bin dirilir, Yeter ki, bu yüce millet, vatan sağ olsun… Ay yıldızım, seninle sevinir de coşar, Şaha kalkan bu millet, hep birlikte koşar, Bozkırlar senle şenlenir, çiçekler açar, Vatan, millet, namusum sana emanettir, Dağ, taş adınla dillenir, şimşekler saçar… Üç kıtada halen söylenir yiğitliğin, Ecdadına bir bak, sana yeter kimliğin… Sen alnı zaferle süslü bir ay, bir yıldız, Sen ki hürriyet, vatan uğrunda savaşan, Senin adın Mehmet’tir, sen ki hep kahraman… |