Yorgun vakitlerŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Anladım kuru kalabalıktı aşkın suskun bağrıma. Hiç yere hangi çığlık sensizliği bağırdı, ses vermeyen yokluklara...
Susuyorum düşüncelerimi dinliyorum.. Yalnızlığımın ipek yolu, Ben; kendi bahçesinde açmış Acı çekmelerin küskün çiçeği Sen; mutluluğu andıran aldanış Umarsız bir aşkın ısırgan otu Birbirine hısım yüreklerimizin Boynu bükük, gözleri yaşlı Ürkek kanat çırpınışları Yeter artık görmelisin Fersiz ümitler külleniyor, Takatsiz vuslat ah-u figan ediyor Mor kirpikli dağlarım efkârı Hüznü zerkediyor Dağlanan yüreği Dağlanan yüreğime Yâğmurlar, tutmuş zamanı saçlarından sürüyor Yalaza durmuş yorgun vakitlere Sükut eski bir tarihin duvağını açıyor seriyorum yarınların desensiz örtülerini Gönül Aydemir Adıgüzel 10.10.2011 |