Eylül güncesiAkşam dı Usulca çöktü ağrılarıma karanlık Ahşap penceremin aralığından Bir bendim ütopyamızın yorgun yolcusu Bir bendim anılarla göğsünü tutuşturan Sarı yüzlü eylülün incinmişliğinde Ah saçları sararmış Bildiğin halimle karıştım sokaklara Bildiğin dedimse anlamalısın ! Hazan’a sıralı kaldırım ağaçları Nasıl duruyorsa öyle işte Sonra Yabancı bir rüzgar kesti yolumu Öylece sargın öylece dingin Sesine yüz sürdüğüm yaz akşamlarının İzlerini taşıdı söğüdün gölgesine Gel dedi gel / ey kirpiği sisli Gözleri dört mevsim yağmur bulutlu adam Ulan ! hiç mi kurumaz gözpınarların Ulan ! Kocabaş çayımısın ki ? Denizlere dökülen... ... |
bir sen değilsin
yüreği anılardan afzlaca harap, kendini dağlara yaslamaya çalışan ne çok, ben de...
......
çok güzeldi, hep güzelsin.