Günün mavi saatiGeçti ömür kervanı zamanı yaktı güneş Karayele kapıldı ümidin kanatları Ne dağda delik açtım ne buldum derdime eş Şimdi rağbette olan feleğin sanatları Faydasızdır gerçeğin gölgeleriyle güreş Geçti ömür kervanı zamanı yaktı güneş Yolcu yollarda esir sancı içinde sancı İşte sefer bu demek ateş soğuk, su kuru Nefes soru içinde hancı hana yabancı Ne geceden beyazım ne de balçıktan duru Her eylülde artarken son baharın utancı Yolcu yollarda esir sancı içinde sancı Yüzü yırtık eylülün sabır sokağındayım Hüzün besteliyorken günün mavi saati Belki hatıraların terli şakağındayım Kaf dağından da uzak harâb sineye ati Kaç asırdır bu hâlin gönüllü ağındayım Yüzü yırtık eylülün sabır sokağındayım Her nesnede ben varım ve her eyvahtaki ben Mahcupça devrilirken çınarların duruşu Haydi gel misafirim ne fazla geç ne erken Tebessümsüz kalmalı ağyârın kuduruşu Hicrân nöbetleriyle kıvranıyorken beden Her nesnede ben varım ve her eyvahtaki ben Geçen zamana bakıp başlarken muhasebe Kaldırımı öpüyor gölgeme vuran lamba Kalemin rengi kaçsa sevinir mi katibe? Gökyüzü bir kulübe bakışları muşamba Söyleyin bana kimim? ben miyim derde ebe Geçen zamana bakıp başlarken muhasebe Kıldan keskin serâbım billurdan daha sade Susuz balık gibiyim havada semâh dönen Işka uçan pervane bekler mi müsâade Ki ben de bekleyeyim kimdir bende ben denen Lügât tatile gitti titriyorken irâde Kıldan keskin serâbım billurdan daha sade Ey sevgili kefenim senden başka kimim var Son vakit geldiğinde sımsıkı sarmalısın Sakın beni üşütme bir eşin olsun hisar Aklın zincirlerini ahdinle kırmalısın Nihavendi şarkıdır Makberî’den yadigâr Ey sevgili kefenim senden başka kimim var Makberî – Ahmet Akkoyun…..22/09/2011…04:00….İst |
Mahcupça devrilirken çınarların duruşu
Haydi gel misafirim ne fazla geç ne erken
Tebessümsüz kalmalı ağyârın kuduruşu
Hicrân nöbetleriyle kıvranıyorken beden
Her nesnede ben varım ve her eyvahtaki ben
yüreğien saglık ahmet hocam tebrik ederim