KARANFİL -III-ah! karanfil kim kirletti gül kurusu elbiseni dudağında tütün sarısı akşamların tozu kirpiklerinde yaşlı bir bulut gamzelerinde kuş çığlıkları üşüyor musun ? yoksa kırgın mısın yıldızlara... gel şimdi unut dertlerini giyin kuşan sevinçlerini, topla dağılan düşlerini eski günlerden bir masal okuyalım kimsesiz serçelere... içinde peri padişahının ayça kızı altın bukleli saçlarını, gümüş telli gölde yıkayan ormanın gizemli derinliklerinde kara gölgeler hiç tükenmeyen fısıltılar... ve kıza aşık tek gözlü demir pençeli kötü dev birde fakir çiftçinin kahraman oğlu olsun masal bu ya… sonu güzel olmalı karanfil dağlara çıkalım seninle zirvelerden kar perisinden pırıltılar ovalara inelim şöyle kuytulardan papatyalar gelincikler... aşk perisinden sevda tozları araklayalım ah! herkesi mutlu edelim anlatsana karanfil aşk her şeye kadir mi? yoksa yalancı bir baharın ayak izleri mi? ılık ılık eserken üşütür mü ayazı titretir mi sevda yanığı yüreklerimizi üstümüz başımız yırtık pırtık… avuçlarımızda kızılca kan... yaralı ahu gibi düşürür mü toprağa başımızı tam da kavuştum derken üzerimizden esip geçer mi? sus! susalım!... susmak en iyisi anladım... anladın karanfil yine de son noktayı biz koyalım “aşk her şeye değer” ayşe uçar 20 /09 /2011 |
susalım!...
susmak en iyisi
anladım... anladın karanfil
yine de son noktayı biz koyalım
“aşk her şeye değer”
KATMERLİ DUYGULAR İÇİNDE AKMIŞ YİNE GÜZEL YÜREK KUTLAR ESENLİKLER DİLERİM...