ÇİLE ÇEKERİMParlak Kaftan önemini kaybetti, Tacını çaldırdık, karanlık aklın Tövbeler, kıyameti de geçti, Ağlamaksa çıplak hüznün ötesinde kaldı, Babasını unuttuk sahipsiz rızkın Rol yapmak hızlı çıktı, doğruluk sonuncu Çile, hep ay ışığında bilmediği bir yolda, Yoksul susuşlarımda ben bir gramofon sessizliğindeyim, Çığlık atarım, melodi dram ben bir gemideyim… Yağmur isterim kuru topraklara Umut isterim daha genç vücutlara Annem gibi koksun tüm eller Ellerinde taze çiçekler, çile doğsun artık Başaklar daha yeni, başaklar kirli Hasret kokar her sokağın başı Güneş yüzünü bize çevirse de O da hep dargın o da hasret çekiyor Bazen yakıcı bazen acıtıcı… Güle benzer her bülbül, her bülbülde bir gül Ayrılık kelebeğin kanatlarında Su da her çırpınışında Ömrü kadar kısa ayrılıklar Kısa sürer kırmızı vuslatlar Yaprak misali kupkuru tenler, savrulur toprakta Eteğini kısaltıyor, mavi şekerli kız Yanaklarında gamze yok Yüreğinde sevgi yok Yeni çocuklar bulmuş ay ışığında Çile alnıma yazıldı, ben bu yüzden çile çekerim Her ay ışığında… |