aba'lıabalı zaten doğuştan abalıydı toz çıktıkça vurdular arada bir tozlanırdı... bileye tutsa baltasını sallamak için sirenler çalar aranırdı silik ti kafa kağıdı cilt no nu bir türlü bulamazdı ne zaman gölge bulsa azıcık uyumaya hoca bağırır uyanırdı safa da duramaz beynamaz dı... gitse yöre pazarına istihkak eylemeye afrodit kopyası kadınlar var dı göüs çeker aşınırdı... ama içinde gene de bir filiz var dı uzak yerlerde yeşeren duydu bir gün o da dağıldı... vurun abalıya kasım |
Usta , tebrik'e şayan ...
Teşekkürler.
Galip.