Deniz KızıSen, çocukluğunda kaç kapının ziline basıp kaçabildin? Kaç ağaçtan elma çalabildin? Kaçarken, kaç defa çaldıklarını yere atıp, korkularını saçabildin? Sen, düğün arabasından sana uzatılan beyaz bir zarfın içinden çıkan bahşişle kaç defa evine ekmek götürdün! Sen, kaç kere hayal kurdun? kaç deniz kızı girdi düşlerine? kaç kere aldattı seni bir yunus balığıyla ve kaç defa okyanusun ortasında yalnız kaldın? Kaç kere gökyüzündeki yıldızları annen sandın!... Sen; sana kalan devren satılık bir umut ve ikinci el bir yalanla, piyasası olmayan aşkların pazarlığını kurduğunda benim bedenim çoktan satılmıştı pazarlarda!... Bir tek ruhum yaralı kurtuldu bu savaştan ne azrail satabildi umutlarımı, ne de bir cellat satın alabildi aşklarımı... Bulutlara yük olduğum simsiyah bir akşam ilk kez öğrenmiştim ağlamayı Çünkü ben, sevmeyi babamdan öğrendim. İçinde merhametin boğulduğu deniz, sevgilerin kül olduğu bir yangında, belki yar, belki de yılana sarılacak kadar kördü gözlerim. Terk ettin! ama hala seni özlerim... Senin hayallerin cebinde,gözlerin gökyüzünde, yıldızlar kaysın diye Benim çoktan umudum kaymış beklerim, mevlam yanına alsın diye! Hadi söyle; tavana asılı hükümsüz bir ip, beraat ettirir mi beni bu sevgiden! yoksa sen mi kurtulmalıydın kahrından, bir ipin boynundaki, ya da olmayan sevgilerin koynundaki, terk edilmiş aşkların müebbetinden Eğer seni nasıl sevdiğimi bir görseydin, inan kendine aşık olurdun. Sana bu şiiri gözlerimle yazdım. Cesaretin varsa, ellerinle oku! |
hep söylediğim bir şeyi ispatlayan dizeler; aşk tek kişiliktir.
sıradışı bir şiir okudum.
kutlarım.