ŞAİRİN SON GÜNÜ
Nurduran Duman; Nasıl bir yazdır, ardı ardına dökülüyor toprağa şâirler...
Şiirle Seyhan Erözçelik... Şiirle... Hüseyin Şenel; Benimde ölesim var! ŞÂİRİN SON GÜNÜ De me öyle Hüseyin… İnadına yaşamalı şâir dediğin. Görmeli, duymalı ve yazmalı sonra. Şâire her şey yakışırda, bir ölüm yakışmaz, Kolay ölmek hele hiç yakışmaz be Hüseyin… Yalnızlığına inat, Öleceğini bildiği gün bile Âşık olmalı şâir. Sevmeli yani ölünceye kadar. Bir çocukla arkadaşlık edip, az aklını karıştırmalı Ve en güzel şiirlerle nasihat vermeli, Ona şiiri, yaşamayı sevdirmeli. Sevgiden korkmamayı öğretmeli en azından, Yapabileceği iyiliklerin en büyüğüdür ona. Bir yaşlıyla uzunca bir sohbet etmeli, Sabahtan öğle saatlerine kadar, akşama yada Umudunu tazelemeli insana dair. Karnı aç geçse de lokantaların önünden, Cebindeki son parayla simit ısmarlamalı birine. Ne kadar alacağı varsa unutup, bağışlamalı. Ölümü beklememeli yani, Nasılsa vakti gelince o gelir bulur hepimizi... Kolay ölmemeli şâir dediğin Hüseyin Olabildiğince sakınmalı, kaçmalı ölümden Ve yaşamalı, asılmalı hayata. Umut güzeldir. Bırak ölüm kovalasın seni, Bin bir tuzaklar kursun her defasında, Tek tek aşmalı ve son nefesinde başı dik beklemeli. Ölüm meleği istemeden önce vermeli son nefesini de. Onu bile şaşırtmalı yani… Yüzünde bir alaycı tebessümle, Belki son bir cigara içerek. Kimseye vedâ bile etmeden. Hüseyin hem kolay mı öyle hemen ölmek! Selân okunur önce, sonra kefeni bir para, Hocalarda utanmaz şimdi bahşiş almaya, sırıtır beklerler. E kardeşim mezarı da ayrı para. Çalış biraz, biriktir kenarda. Ardından yük olma kimseye, kötü laf etmesinler. İşte bu hiç yakışmaz şâire… ’Merhûmu nasıl bilirdiniz?’ diye soracaklar ya, Yazdığın şiirler, kavuşamadığın sevdaların gelsin akıllarına da, Saygıda kusur etmesinler hatırana... Laf aramızda Hüseyin, ben de öleceğim. Çaktırmıyorum şimdilik. Sorarlarsa bi’şey deme sende… 29 Ağustos 2011 – Pazartesi İstanbul |
harikaydı kutlarım