Öyle özledimki!
bir damla suya
hasret gibi
yokluğun bağrımda kor ateş
çorak toprağın
yağmura
hasreti gibi özledim...
Ölesiye özledim seni
öfkeliyken çatılan kaşını,
bakışlarınla içime akışını,
içini içime döküşünü,
nisan
yağmuru gibi üstüme akışını
inanki sırıl sıklam oluşumu özledim.
Tüm günahlarına
vefasızlığına
sevgimi ayaklar altına alışına
ansızın çekip gidişine rağmen çok özledim...
Bir anda dört mevsime dönüşünü
kolay mutlu oluşunu
gülerken küçülen gözlerini
bir bilsen
ah bilsen
nasıl özledim çığlık atışını...
Şimdi yoksun
seni nasıl özlediğimi bilsen
uçar gelirdin
sırdaşım martıların kanadında...