Hayalperest...kapalı kapılar ardında hapsolmuş deyişlerin ardına kadar aralandığı kırmızı karanfiller bence ikimizde sevmeyi bilemedik üzerimize zimmetlenmiş tasavvuf aşkımıza tek bir gülümsemeyle bile hükmedemezken nasıl olurda sevebilirdik-ki söylediğimiz her sözde ve sarfettiğimiz her cümlede kanatlarına pullar taktığımız kelebek düşlerimiz bir dokunuşa hasret aheste duruşlarda adımlarımızın gittiği kadarıyla bile varamadığımız aşk adına herkezin rütbeler taktığı lakin bizim hiç taşıyamadımız omuzlarımız sabaha yatır karyolalarda herşeyden habersizken nasıl olurda sevebilirdik-ki küçücük dünyalarına kocaman hayeller sığdıran hayalperest aşıklar belkide aşkı olduğunca değilde üzerimize konduğunca yaşamalıyız UÇUK’ÇA AŞK |