AY IŞIĞI VE SENyüzün günlerce yüzdü penceremde taradı saçlarını ay ışığı nakışladı gergefinde hâlesiyle çepeçevre en bâkir bakışlarını, en mâsum gecelere... gittin gideli yüreğim yaralı bir güvercin elâ bir zeytin tanesi her biri; yavru balaban gözlerin iri iri iğneledi yüreğimi, içimdeki elma kurdu sessizliğini gecenin, kemirdikçe kemirdi... nereden bileceksin, sevdin mi benim kadar akrep kuyruğunda boğum boğum aceleyle ecele gidişi yelkovanın, yollarımda ölüm sessizliğinde dururdun... özleminle fırtınalar kopar havai fişeklerle savrulurdun yıldızlar saçılır gözlerinden misket misket vurulurdum... kanadı kırık bir turna ayrılır katarından kuş tüyünden yastık olur başıma yalnızlığımla çırılçıplak, üşürdüm sarılırdım gece düşlerine sımsıcak... seni düşünürken yorgun düşüp öleceğim al götür kızıl şahin, al götür beni turkuvaz göllerin kıyısında bir salkım söğüdün gölgesine ay ışığıyla göm bu beyaz güvercini... Şaban AKTAŞ 16.10.1997- PAMUKKALE (agss) Foto:ttp://www.fotocommunity.de/search?q=Trauerweide&index=fotos&options=YToyOntzOjU6InN0YXJ0IjtpOjA7czo3OiJkaXNwbGF5IjtzOjg6IjIxODkzNzMyIjt9/pos/1 |