Salıncak**Şiirin hikayesini görmek için tıklayın çocukluk düş/leri gelir bu günleri yakalar, anılar sallanır salıncakta, bırakma iplerini salıncağın, büyürsün çocuk!!
gecenin soğuk nefesi
aydan sızan bir parçacık ışığıda yutuyor işte zifiri salıncağında gecenin düşler sallanıyor yarınlara düş/lerle birlikte bir yıldız kayıyor hadi bir dilek tut kimbilir belki yarın yamalı hayallerin sabahın ilk ışığında çığlık çığlığa düş/er avuçlarına bir bir sonra hepsi sonra geceler korkar senin renginden senin rengin avuçlar hayatı tutar sımsıkı bırakma bırakma salıncağın iplerini çocuk! sonra büyürsün!! Birgül YEĞİN |
Bilirim,
Benzemez hiç bir şeye yarası aşkın,
Acısı bir başka, sızısı bir başka ağrıtır içini,
Bazan bir pişmanlıktır,
Getirirsin diline,
Bazanda bir yılandır,
Çöreklenir içine
Ve
Sen tarifini yapamazsın aşkın.
Acıtır canını
Batar dikenleri,
Kanatır, her defasında yeniden,
Yinede içindeki iltihabı boşaltamazsın,
Yıldızları indirseler gökten,
Önüne serseler,
Güneşin ateşini söndürseler,
Eline verseler, yetmez...
Denizlere atsalar,
Zemzemlerde yıkasalar
Sönmez...
Acıtır canını
Ya susacaksın, zehir gibi taşıyıp,
Ya kusacaksın,öfke öfke dışına,
Acıtır canını bilirim,
Bilirim acıtır canını...
Şiirin çok güzeldi..