MARALIM
Hüzün getiren sisler dağımızı sarmadan,
Lâl olmasın dilimiz gel gidelim Maralım. Gözü kanlı avcılar nişan alıp vurmadan, El eleyken elimiz gel gidelim Maralım. Artık bir evet desen bıkmışım hayırlardan, Doru taylar gibide geçelim çayırlardan, Eselim rüzgâr olup inelim bayırlardan, Koynumuzda gülümüz gel gidelim Maralım. Mevki onların olsun sevdiğim istemem şan, Kirlenmiş yüzler gördüm düşmanımla barışan, Gönlümün gölündeki aşk suyuna karışan, Bulanmadan selimiz gel gidelim Maralım. Etrafımız sarıldı zaman yok eğerlere, Haber salamayız ki sevda dolu erlere, Yeni filiz açmışken zalimlerce yerlere, Serilmeden dalımız gel gidelim Maralım. Aşkı bilmezin oku kirişte gerilmeden, Vurulup sırtımızdan yazıya serilmeden, Firkat denen sopayla dövülüp kırılmadan, Kanadımız, kolumuz gel gidelim Maralım. Coşkun Mutlu |