29 Çeken Şubat Gibiydin
29 Çeken Şubat Gibiydin
Bir rüya görseydim de o rüyanın içinde, Ayrılık terse doğru akan ırmak olsaydı. Yorgun parmaklarımın soluk izi saçında, Taç Mahal’in ışığı gibi yanıp kalsaydı. Artık konuşma değil susmanın sırasıdır, Biliyorsun köprünün altından çok su aktı. Ruhumda izi kalan hasretin karasıdır, Tükenen umutlarım beni bir bir bıraktı. Sevdanın takviminde bir vardın bir de yoktun, Şu yirmi dokuz çeken Şubat gibiydin gülüm. Zamanın girdabında anlamsız bir buyruktun, Vurgun yemiş ömrümün ah sebebiydin gülüm! Sevdanın ışıkları girmesin diye diye, Aşkın penceresinin perdelerini çektim. Vedasız şiirlerim sana olsun hediye, Olsanda, olmasanda çilemi çekecektim. Son kahveyi içerken falda hasret çıkınca, Hatırlar mısın bilmem bir küfür sallamıştım. Şaşırmış vaziyette gözlerime bakınca, Fala inan sözüne biraz afallamıştım. Boynu bükük dururken ayağı kırık masa, Meğer son günümüzmüş savrulduk uzaklara. Bizim şarkılarımız usul usul çalmasa, Belki de hiç yanmazdım saçımdaki aklara. Anıların sürgünü şu mülteci ömrümde, Camlar bile puslandı düşlerimin isinde. Hüznün satırlarında kelimeler emrimde, Artık yolumu çizdim sensizliğin sisinde. coşkun mu’tlu 27.01.2016 |
Şiirde güzel duygulu yüreğinin sesi daim olsun..
Şiir tadında kutlarım…
…………………. Saygı ve Selamlar…