ELİNDEKİNDEN OLAN TİLKİ’FABL’ “Filozof Beydeba’ya Hürmetlerimle” Tilkinin birinin açlıktan gözleri kararmış. Günlerden beri bir parça yiyecek aş ararmış. Ağzında bir parça tavşan derisiyle dolanırmış, Elindekinin kıymetini bilmeyip aranırmış, Birden bir köyün kenarında tavukları görmüş, Nasıl tehlike olacağını görmeyip körmüş, Ağzındaki nimeti fırlatıp bir kenara atmış, Tavukları yemek için gizlenip yere yatmış, Tavukların başında cin gibi bir çocuk beklermiş, Yanına yaklaşanlara tüfeği tetiklermiş, Bu durumu gören tilki cesaret edemezmiş, Korkusundan bir adım dahi ileri gidemezmiş, Birden tilkinin yanında bir çakal ortaya çıkmış, Tilkiye çok kez nasihat etmekten bıkmış, Bak arkadaş! Bende günlerden beri gözlüyorum. Bende senin gibi tavuk etini özlüyorum. Ama durum vahim, o çocuk pek yaman canavar, Tavukları korur, bizi vurur, buradan savar. Aman dostum! Fazla yaklaşma durum pekiyi değil, Kusura bakma! Sende kadere razı ol, eğil, Çakal ne dediyse tilki hiçbirini dinlemedi. Elindekini bırakıp koştu ava inlemedi. Birden bir çaylak tilkinin yere attığını kaptı. Tabanı yağlayıp, deriyi aldığı gibi kaçtı. Yaklaşan tilkiyi gören çocuk tetiğe bastı. Derisi delinen tilki can havliyle tırsıp kaçtı. Çakal tilkiye; Gördün mü Tosya’ya pirince gitmeyi, Evdeki yarmadan olup tehlikeye itmeyi, Kişi elindekiyle yetinip yaşayıp gitmeli, Kadere rıza gösterip tok göz olup hamt etmeli, Nasihat dinlemeyip gözünü hırs bürümemeli, Nefsine oyup onun yolunda yürümemeli, 05.03.2007 Tarık TORUN AŞKIN COĞRAFYASI ’Mekandan Kalbe’ |
Kadere rıza gösterip tok göz olup hamt etmeli,
Nasihat dinlemeyip gözünü hırs bürümemeli,
Nefsine oyup onun yolunda yürümemeli,
Muhterem Hocam, ellerinize, yüreğinize sağlık. Birbirinden güzel ve anlamlı satırlarla bizleri sevindirdiniz. Rabbim razı olsun. Selam, saygı ve sevgilerimi sunuyorum.