ÇIĞLIK II
Kulaklar sağır olmuş duyulmaz çıkan sesler
Bir cendere içinde çıkmıyor ki nefesler Kollarını açarak dağlara bağırarak Aşılmaz vadilerden suları çağırarak Yürekler alabora üzerindeki çığlık Hissiyatı azalmış ne anlaşılmaz sığlık Dertsiz derdine yanmaz imdadın adı olmaz Gözünden akan yaşı kanlı dereler almaz Bir hayalin izleri gölgeleri bulutlar Düşerken düşlerinden kaf ötesi umutlar İçinde dinmez yara derinleşen o çığlık Acep duyan olur mu? Yoksa bilinmez sığlık Her daim kaderinle sınav olunan dünya Biri bitip birisi başlarken belki son ya! Kelebek ömrü gibi o akşamdan sabaha En kutlu dua ile havaledir Allah’a Suskunluktan büyüyen içinde yara çığlık Dalga dalga yayılıp göklerden nara sığlık Bir damlanın hasreti uzayıp sıcaklıkla Belki hayat içinde umulan o sağlıkla Ey! Hakikatın yolu neden böyle uzarsın? Bunca çekilen çile yeter ki sana varsın Ne inleyen zamanın dışında kalan çığlık Seni de dertten derde çekipde alan sığlık Bir emri ilahiyle yerler oynar yerinden Kulun düşüncesinde tefekkürse derinden İlahi rahmet açar uzayan göklerinden En samimi tazarru çıkan yüreklerinden Ya Rab! Sen bilirsin ki kulaklardaki çığlık Sonsuz rahmet yanında taleplerimiz sığlık 30.08.2017 |