An'da Değişime Uy
Bu gün yeniden bildim
Andan kurtulmayı ey gülüm Bir zamanı mutlaklaştırmak Hüzün içmek, hüzünle doymak Ya da Bilinmezlik zırhına bürünüp Hak sevgisini Ölçüleri kaybetmek Ve çıkışını kendi ellerinle kapatmak. Niye bunca anlam varken Boş düşüncelere sarılmak Her şeyi var eden Rabbine Bir yol aramamak? Hayır diyeceksin elbet bildim Bildim ki bu doyumsuz sevgiden sarhoş oldum Haz başımı öyle döndürdü ki Bir yanım ağlarken bir yanım güldü. Haz diyor İslamoğlu, Haz almaya başlayınca kul Bağlılığını bir seviye yukarı çekmeli Haz için yapılmaz ibadetler Kulluk, Allah’a her şartta teslimiyetin gereği. Sevmek belirsiz sözler söylemeyi değil Sevmek ölçüleri gerçek Kesin bir hayat içindeyiz Dünya gerçek Ben gerçek Şeytan melek gerçek Günah sevap Cennet Cehennem gerçek. Hiçliği kabul edemem, Sanal değil bu yaşadığım alem. İşte duyguların dahi ölçülü Neden mi? Allah’ı sen bir kul kadar sevebilirsin Ölçün bu. Halık Allah bir an sonrası için gözetler İnsan şimdi yaptığıyla geleceği inşa eder. El-Rakib Allah gözeten gözetleyen Bu gözetleme Halık olan Allah’ın yaratması içindir Bir an sonra ne olacağını bir Allah bilir. İnsan hüzün ya da sevinç anlarına Saplanıp kalmamalı; Hayatı çeviren onca hüzün, sevinç Bir anda mı saklı? Değişmez mi bir an sonra herşey Allah değiştirmez mi? El-Hallak Allah Elbette her şeyi bir kaderle Bir ölçüyle değiştirir, Allah’ın eşyaya verdiği ölçü kaderdir. Yok öyle kapalı anlaşılmaz bir inanç İnsanı yaratan bilmez mi Neye nasıl ne kadar inanacak Neyi nasıl ne kadar sevecek Elbet bilir Allah her şeyi en güzel takdir edendir. (Haziran 2011 İstanbul) |
Nisâ 79
"Sana gelen iyilik Allah'tandır. Başına gelen kötülük ise nefsindendir. Seni insanlara elçi gönderdik; şahit olarak da Allah yeter".
.....Terkten bahsedilirken de, ibadetin terki değil, yapılan ibadeti görmeyi terketmekten bahsederler ve bu durumda kulda variyet yoktur. Ademin yokluğuna gelince, bu yoklukta ubudiyet vardır ve şeriatı terkeden mahvolur. Kul Uluhiyeti Ubudiyete karıştırmadan daima kendisinin aciz ve Rabbine muhtac olduğunu bilmelidir.
...Şimdi aziz kardeşim hiçlik ve yokluk kavramları müminden kulluğu düşürmez, sadece daha dikkatli olmasını gerektirir. Fiillerin yüce yaratıcıya izafesi hakikattir ve asla sanal değildir !
Enfâl 17
" Onları siz öldürmediniz, fakat Allah öldürdü onları; attığın zaman da sen atmadın, fakat Allah attı (onu). Ve bunu, müminleri güzel bir imtihanla denemek için (yaptı). Şüphesiz Allah işitendir, bilendir.
.....Başka durumlarda da misal teşkil eden rızık meselesini bu konuya bahis edebiliriz. Bize rızkımızı Allah verir deriz ama kul elinden alırız. Yüce Allahın başka el olup da rızık verdiğini gören var mı? Biz burada ne yaptık aziz kardeşim? Elinden nimet aldığımız kula varlık vermeyip bizi rızıklandıran Rabbimize hamdettik ve kula yokluk düştü ! Bu tavır, Kur-an'i bir tavırdır. Bu Din gerçektir ve Peygamberlerde hikayeden gönderilmedi.
.....Şiirlerimizde kullandığımız tasavvufi manaları kendi alanında zevkederek okumak icabeder. Hakka yazılmış bir şiir bir bayana yazılmış gibi gelebilir ve yorum okuyucunun keyfine kalmıştır. Zahiri olarak öyle görülse de gerçeğinde öyle olmaz.
...Allah yar ve yardımcın olsun.