BEN VE ARKADAŞIM CEVAT
Titreten soğuklarda,
Hep bu köprü altını eğlerdik. Bunaltıcı sıcaklarda, Hep bu bankta gecelerdik. Anne ve babasızlığın adını, Hep bu sokaklarda hecelerdik. Ben ve arkadaşım Cevat. Bir gece bir kamyon tekerinin altında uyuduk, Yağmur vardı, Belli ki üşümüştük. Sanki asfalta, Hayali yatak döşemiştik. O gece kabuslardan etkilenip, Korkudan işemiştik. Ben ve arkadaşım Cevat. Yırtık ayakkabılarım su alıyordu. Altı kauçuktu, Kaçarken kayıyordu. Cevat yeni çalmıştı kendi potinlerini, Ayakları üşümeden uyuyordu. Gündüzleri gündelik yaşıyorduk, Akşam olunca kirleri kaşıyorduk. Kimbilir, kaç pire taşıyorduk, Ben ve arkadaşım Cevat. Bir sabah kalktığımda, Kamyon yoktu üstümüzde. Kan sıçramıştı, etrafa Yağmurdan ıslanmış, Kirli çuval örtümüzde. Arka tekerlek pide gibi, Yapmıştı Cevat’ı. Farkında bile değildi, Namussuz, şoför gavatı. Bir tekerlek darbesiyle ayrıldık, Ben ve arkadaşım Cevat. Kan, yağmur sularına karışmış, Asfalt kızıl, kırmızı, Bir makus son daha bitmişti, Sokakta ki alın yazısı. Çok kullandığımız asfalt ona kaldı, Bana da çaldığı ayakkabısı. Hazin bir vedayla ayrıldık Ben ve arkadaşım Cevat. Polis, gelip soracak, Ölen kim, kimin nesi, O sokağa atılan bir nutfeydi, Yoktu hiç kimsesi. Bir Cevat çekildi, Sokak sahnesinden, Bin Cevat daha çıkacak perdeye, Boş kalmayacak bu sokaklar, Tutulacak hayatın pençesinden. Benim filmim şimdilik devam ediyor, Fragmanı olmasa da, Cevat’ın ayakkabıları yormasa da, Hikayemi böyle bitiriyorum, İzleyeni olmasa da, Ben ve arkadaşım Cevat. |
kutluyorum..