Tren
Trenin düdüğü bir uzun, üç kesik ötüyor
Sıra sıra geçiyor gözlermin önünden Tepeler, dağlar, agaçlar, köyler Penceredeki aksime baktıkca her defasında Gönlümü nedense bir başka hüzün kaplıyor Arkada kaldı her şey deyip bakıyorum uzaklara Bir yeni başlangıç hazzı ile dalıyorum hülyalara Demir tekerlerin raylardaki sesi Koşturuyorlar beni sanki dört nala Yeni hayata Kondöktörün uzaktan gelen sesi, Tekerlerin fren uğultusu Uyandırıyorlar daldığım hülyalardan Bozuyorlar bu güzel tılsımı Sanırım şimdi tren küçük bir köye giriyor Koca gün geçti, artık gece sürüyor Susmuyor trenin düdüğü Bir uzun üç kesik ötüyor Karşımda duruyor penceredeki aksim Ve dışarda dolunay trenle beraber yürüyor Çıktıkca zifiri karanlığından her tunelin Bir başka güzel akıyor hat boyu ırmaklar Bir heyecan bir iştiyak kaplıyor içimi Kalbim çarpıyor; içim içime sığmıyor Geçiyor bir bir şehirler, köyler, istasyonlar Gece bitti, gün ağardı, çıkageldi simitçi Nerde ise girecek tren artık gara Unuttum közlendi kalbimdeki o derin yara Ne gam, olmasa da hiç bir karşılayanım Yepyeni bir hayat kucaklar beni; Haydarpaşa’da . M.İlhan Günay Şubat 2007, Novosibirsk / Rusya |
Tekerlerin fren uğultusu
Uyandırıyorlar daldığım hülyalardan
Bozuyorlar bu güzel tılsımı
Sanırım şimdi tren küçük bir köye giriyor
Güzel dizelerini ve yüregini kutlarım,aramıza hoş geldin arkadaşım.............