MANYAKAŞKINGELİNİ (GAYBIN GELİNİ)Sen yeni umut mu? Sen ebedi uykunun doğuşu mu? Sıkılıyorum, Yumruklarımı sıkıyorum. Kimi zaman yutkunuyorum , Anlatamıyorum. Öyle bir düşün ki beni, İçi dolu sirke bidonu misali, Ya kendim kendimde kavrulacağım, Ya da ince bir yerlerden sızıntı yapacağım. Yavaş...Yavaş...Sızacağım. Ama …Yavaş… Yavaş. Ve ardından öyle bir patlayacağım ki, Patlarken yanımdakileri, Her şeyi yerle bir etmekten öyle korkuyorum ki... Kimse anlayamaz beni !! Hiç kimse!! Sen bile anlıyor musun!! Sen bile!! Bazen sıkılıp gitmek istersin, hani geçmişinin tren kazası gibi, Geçmişinin atom bombası gibi ürkersin. Ürkekliğini tebessümün altına gömer, Tebessümü yalancı edersin. Sonra geleceğin bir uçak kazasından bir sahne canlanır gözlerinde, Nefesin daralır, hani boğarlar o an seni. Birden bağırırsın, çağırırsın bilirim, Bilirim anlatamazsın ya, İşte bir ben anlarım o vakit seni. Ben ağlarken gülerim, Gülerken ağlarım sevgilim. Ben severken terk eder, Terk ederken geri dönerim, Ama dönek değilim, Sözümden dönen değilim. Terk ederken geri döner yine severim. Kimse anlayamaz işte beni, Sen bile anlıyor musun sen bile!! Ben severken Terk edersem sevgili ; Unutma... Terk etmemiş terk edilmişimdir. Biliyor musun kimse tutamaz o an gözyaşlarımı, İlahi kuvvetten başka kimse anlayamaz, Ve kimsenin de gücü yetmez. Biri gözyaşlarımı hapsederse, Biri dilimi kilitlerse bir diğeri asla açamaz. Hani biri ellerimi kelepçeler de, Olur da sürgüne gönderirse, Bir ömür boyu bu aşk mahkumu bir daha geri dönemez. Bir kar tanesi beklerken ömrümün kışında Damarlarımda ki kan donarsa, Sıcaklığın derecesi kaç olursa olsun, Bir daha sıcaklığa itaat edemez. Korkuyorum… Çok kötü patlayacağım çok kötü!! Seversem hani düşünki kördüğümcesine, Hani kimse çözemesin de, Bizi iki iplik parçası yapmasınlar diye, Öylesine manyakça, çılgınca, Hatta fay hattındaki serseri mayınlar gibi titreyerek severim. Serseri mayınların korkusu gibi titriyor her gece içim… Sen bunu anlayamazsın biliyor musun anlayamazsın işte ! Anlaman için yürümene gerek yok, Yürürken yavaşta yürüsen, Dikkatli de olsan faydası yok üstümde. Zaten patlamaya ramak kaldı, Bundan önceki bir zamanda Aldatılan esnaflar ve tüccarlar, Boynuz pazarında sundular aşkı satışa. Benim aşkıma biçilen değer ne rakamla nede yazıyla yazılamaz, Çünkü yüreğimin ağırlığını kimseler kaldıramaz, Kaldıramayan ne zaman patlayacağını, Ne zaman havaya uçacağının hesabını yapamaz. Korkuyorum işte, Yüreğimi sen alırsın da elinde patlar diye. Sakın suçlama beni sevdiğim, Güneşim ol ısıt beni. Hani üşümekten de bir o kadar korkuyorum ki… Sen anlayamazsın işte beni, Anlayamazsın sevgili. Korkak değilim, dönek değilim, Kördüğüm olursak sakın çözdürme kimseye bizi. Budur benim senden isteğim , Sevdiğim; Bırak seni istediğim gibi, Çılgınca, MANYAKÇA seveyim. Çünkü ben imkansız aşkın damadı değil MANYAKAŞKINGELİNİYİM… Cansel Işık/Manyakaşkıngelini |
İpler kilitler gibidir hafız...ipler insanlar gibi...
En sağlam yerleri düğüm yerleridir... Kopmuş ve bağlanmış yerleri..!
Çok sevdim imgelerini anlatımını ve içindeki mertliği...
Saygılarımla hafız...