USUNDA GİDER AYA
USUNDA GİDER AYA
Beyin fırtınasında yoktur onun bir dengi. Kabaran okyanuslar belki onun mihengi. Çok dikkatli yol alır günleri saya saya. Usunda gider aya , ayaklar hala yaya. İlim, irfan tasından çok suları içmiş de. Smokinin yerine kefenini biçmiş de. Birileri önünde ahkam kesmiş dünyaya. Usunda gider aya, ayaklar hala yaya. Beraberiz diyerek kucağını hep açtı. Meydanlarda boş yere durmadan umut saçtı. Yerde yürüyemezken gözler baktı semaya. Usunda gider aya, ayaklar hala yaya. Çemberi geniş tuttu, çitasını yükseltti. Vatandaşın yüreğinde hep yaralar nüksetti.. Küçük sanat erbabının emeği gitti zay’a. Usunda gider aya, ayaklar hala yaya. Asgaride yaşar halk, benizleri hep soldu. Çenesini sıkmaktan dişler ağzına doldu. Şerbet içtim der, oysa kan tükürür sahaya. Usunda gider aya, ayaklar hala yaya. Bir hilalin uğruna ne güneşler battı da. Vatandaşı aç iken kendisi tok yattı da. Özelleşti milliler, dizildi hep sıraya. Usunda gider aya, ayaklar hala yaya. Halini arz etmeye çıkmak için katına. Binmek gerek her halde bir midilli atına. On bir yılda semirdi, ulaştı bu safhaya. Usunda gider aya, ayaklar hala yaya. Emine Balı Oğuz |
Bu söz kulaklarımda çınladı bu gece... Şiir mükemmel ama söz çok alaa... Yüreğinize sağlık...