HİCAZ DUAŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Doğrusu eski hararetinde değil sana olan hevesim. çocukluğumdan bu yana içimi paslandırdığına inandığım bir oksitten mütevellit olduğuna hemfikiriz bütün duyularımla birlikte
Lakin bir kere ocağına düştüm ya..Hissem oldu senden yana bir miktar..ve o hissenin yol verdiği ölçüde özlüyorum seni.. yaşlanıyorsun her geçen gün. Evet bu kavi bir tespit zira göz altların ele veriyor seni. Sen beni ilk çarptığında çocuktum oysa. Bir kadının ne ifade ettiğini tam tahayyül edememiş bir çocuktum. Bu yüzden senin gardını düşüremedim yirmi yıldır. Olsun..varsın düşmesin artık. Ziyanı yok. eskisi gibi döşenemiyorum kelimeleri senin adına. eski ilhamı veremiyorsun bana. Sende diğerleri gibi yaşlanıyorsun...
Farkında değilsin!
Sen! Yetim hakkı karışmış bir ziyansın. Ocağına düştüğün her kulun çanağında yarım kalacak Ve sonra da o çanakta bir başına olacak Haram bir lokmasın. Farkında değilsin! Sen! Gurebaya zimmetlenmiş libassın. Gözlerine kanıp gelenlerin ocağına düşmüş Kupkuru incir ağacı müktesabatında Kanla dolu bir çanaksın. Oysa sen! Bir yetimin uhdesine rücu etmiş Gözleri zeytin ezmesi kahvaltıdan çalıntı Suskun bir coşkunun yegane müsebbibi Ve o yetimin tertemiz hayretinde ahu-zarsın. Ve bu yüzden her yeni sevdanda “Yetim hakkı” bestesiyle okunan Hicaz bir duasın... |
saygılar selamlar.