BUNALIMLI GERÇEKLERSürüngen bir mevsimin ziyanında güneş Göçebeler gibi yersiz yurtsuz zaman.... ..... Beyhude akıp giden günler Bırakın vebalinizi... Gri bulutların gölgesine Ağlasın başak gözlü düşler Kırıldı yayın teli Hiçbir ok hedefini vuramaz Ne aşk kaldı ne meşk Çürüdü tenler Yer gök kurumuş Yozlaşmış yüreklerde ihtiras ateşi Gül kokulu bahçelerde hazan Esrik rüzgârın nefesinde gam seli Yaz akşamları kadar sarı ufkun rengi Bir zamanlar tarih yazardı parlak yıldızlar Ayın şavkı vurduğu nurlu topraklara... Kızıl atların yelelerinde koşturan mavi gözlü çocuklar Sarı saçlarınızdan hüzün toplayan güneşin Elleri kırılgan... ..... Cennetten bahçeler sunulacakmış Çatal dilli efsane kahramanlarına Yakut işli döşeklerde zevk-ü sefâ içinde Zümrüt gözlü hurilerin elinden Tas tas kevser şarapları... İpekten dokunmuş esvaplara sarılacakmış Yunmuş arınmış günahkâr bedenleri... Yerin altından geçen gümüş renkli ırmaklar Kirlenmeden renginiz Toprağın bağrında daha çilenmemiş otlar Çatlamadan tohumlarınız Buruşmuş dudaklarınızın kıyılarında koyulaşmış tükmüklerinizden Duası eksilmeyen ihtiyarlar... Duydunuz mu? Tanrı afedecek(miş) zulmün krallarını... ayşe uçar 19 /05 /2011 |