lacivertkoyu lacivert bir karanlık ve uçurtmadan yalnızlık benim bu onbaşım uzayıp yıldızlı göklerden yıldızlı sabahlardan ve yıldızlardan her yerden seni bakıyor beyaz uykusu gibi dünyanın bilerek üşüyorsan mesela bir adadan hemde denizin ta kendisine geçer canım teninin kokusu bütün renklere biliyorum çünkü beni sevmişliğin var lacivert düşlerinde senin bana bu gelişin buz aydınlık yıldızlı gece geçer canım lacivertten kırıklığı yüreğimin ve bırakılmışlığım boyunca hüznüm iyi gelsin diye değil bana ama iyi gitsin diye sana içime çekip tutarım bu dünyanın havasını benim bu oluşum biraz yüzünden birazda bu yıldızlı geceden geçişinden öyle tuhaf bir yaşanmışlığı var ki zamanın sanki sana düşmüşüm hep bütün düşlerimden sana bana olan bu şey elbet bir gün geçer canım içinden jazz da geçen bir lacivert şehirden |