SEK SEKhiç sevmeden geçiyorum senden zamanı bir düş gibi kuruyorum çünkü yuvarlanıp gidiyorum içine doğru bir çıkış yolu açılmış olmalı çünkü güneş yukarda ve beklemek kolay değil artık rüzgar bunu söylüyor apartmanların arasında süzülüp başımı döndüren kartal kafalı kuş bunu söylüyor acıtıyor senin yüzünde hiç bakılmamış bir hüzün karnındaki kelebekler ellerindeki kuşlar gözlerindeki çocuklar saçlarındaki aydınlık gece içinde hep uyuyan bir şehir ve şehrin kırık insanları deniz nerede nereye sakladın karpuz cekirdeklerini çiçekli elbiseleri annenin kokusunu ya sabahın serin sularında düşen balıkçı kayıklarını ağaca sarılan çoçuklarını hayret edişin nerde düşmekten korkmadığın bir uçusun var öğrendim durup dinliyorum biraz bordo kokan tekliğini bu güzel gün karışık kafa ve ölü kelebeklerim yüzünden düşerim ben yollara ağlıyacağım şimdi çabuk git bir vapur dolusu çocuk getir bana mavi dizlerinde kabuklu yaraları olsun anlayamıyorum biten bir yaşamı yosunlanmış kıyılara benziyor ve deniz düşüyor ordan burdan ne için öğrendim sana bakmayı ve susmayı tekliğini senden saklı götürüp benim çok sevdiğim yerlere su içiyoruz beraber alışmak için bu bendeki bir kuşun ölüm uçuşu acıtıyor mu çok ama zararı yok kim korkar sek sek oynamaktan. ..Ozgur ..kotu bir zaman ve timur selcuk (seckiler) ..izmir |
yüreğine sağlık...