1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1338
Okunma
hiç sevmeden geçiyorum senden
zamanı bir düş gibi kuruyorum çünkü
yuvarlanıp gidiyorum içine doğru
bir çıkış yolu açılmış olmalı
çünkü güneş yukarda ve beklemek kolay değil artık
rüzgar bunu söylüyor apartmanların arasında süzülüp
başımı döndüren kartal kafalı kuş bunu söylüyor
acıtıyor senin yüzünde hiç bakılmamış bir hüzün
karnındaki kelebekler ellerindeki kuşlar gözlerindeki çocuklar saçlarındaki aydınlık gece içinde hep uyuyan bir şehir ve şehrin kırık insanları deniz nerede nereye sakladın karpuz cekirdeklerini çiçekli elbiseleri annenin kokusunu ya sabahın serin sularında düşen balıkçı kayıklarını ağaca sarılan çoçuklarını hayret edişin nerde düşmekten korkmadığın bir uçusun var öğrendim durup dinliyorum biraz bordo kokan tekliğini
bu güzel gün karışık kafa ve ölü kelebeklerim yüzünden düşerim ben yollara
ağlıyacağım şimdi çabuk git bir vapur dolusu çocuk getir bana mavi dizlerinde kabuklu yaraları olsun
anlayamıyorum biten bir yaşamı yosunlanmış kıyılara benziyor ve deniz düşüyor ordan burdan ne için
öğrendim sana bakmayı ve susmayı
tekliğini senden saklı götürüp benim çok sevdiğim yerlere
su içiyoruz beraber alışmak için
bu bendeki bir kuşun ölüm uçuşu
acıtıyor mu
çok
ama zararı yok
kim korkar sek sek oynamaktan.
..Ozgur ..kotu bir zaman ve timur selcuk (seckiler) ..izmir